Akıllı ev teknolojisiyle evinizi telefonunuzla ya da sesinizle kontrol edebilirsiniz. Bu sayede başkalarına bağımlılık da azalmış oluyor. Bu teknoloji ürünleri başkalarının yardımına ihtiyaç duyabilecek insanlar için çok faydalı.
Bu sayede Amerikalıların ortalama yaşının şimdiye kadarki en yüksek seviyeye çıktığı düşünülüyor. Ayrıca yaşlanan nüfusun önümüzdeki 25 yıl içinde patlama yaşayacağı düşünülüyor.
Akıllı evlerle yaşam kalitesi artıyor ancak bazı sorunları da var
Tabi ki her güzel ürünün zorlukları da var. Akıllı ev teknolojilerini kullanabilmek için en önemli faktör kesintisiz güç. Tamamen akıllı teknolojiye dayalı bir evde elektriği kaybederseniz, ortamdaki kişiler kesinti süresi boyunca normalde olacağından muhtemelen daha zor durumda kalacaklardır.
Akıllı evlerin bir diğer sorunu da her insan ürünü eşyada olduğu gibi sorunlarının olması. Ürünlerin kullanım süresi boyunca sıkıntısız çalışacağının bir garantisi yok ve tam ihtiyacınız olan bir yerde yazılımsal bir hata ya da başka bir şekilde arıza görebilirsiniz. Ayrıca maliyet de gözardı edilemeyecek bir problem.
Şu anda Homekit, Alexa, Samsung ve Google’ın hepsinde sesli asistanlar var. Bu şirketlerden birini seçerseniz sesli asistan yardımıyla evinizdeki her şeyi, ışıklardan güvenlik sistemine, klimaya ve ısıtmaya, robot süpürgeler ve çamaşır ve kurutma makineleri aracılığıyla temizliğe kadar ihtiyacınız olan ürünleri rahatlıkla kullanabilirsiniz.
Yapabilecekleriniz bununla da kalmıyor. Çimleri biçmeye, perdeleri açmaya; kapıları, pencereleri, garaj kapılarını açıp kapatmaya ve hatta arabanızı uzaktan çalıştırmaya kadar genişletilebilir. Akıllı ev teknolojisi yeni yeni yaygınlaşıyor olsa da ileride özellikle yardıma ihtiyacı olabilecek insanların bağımsız yaşaması için vazgeçilmez olabilir.
Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi yorumlar kısmında paylaşabilirsiniz.
