Apple CEO’su Tim Cook, Trump yönetimi sırasında, birçok CEO’nun başaramadığı bir şeyi başararak eski başkanla güçlü bir bağ kurmayı başardı. Trump’ın iş dünyasına yönelik genellikle zorlu yaklaşımına rağmen, Cook bu ilişkiyi Apple’ın çıkarlarını korumak ve genişletmek için stratejik bir avantaja dönüştürdü. Bu durum, birçok yöneticinin yeni Trump yönetimiyle benzer şekilde çalışmayı düşündüğü bir model haline geldi.
Cook ve Trump: Bir stratejik iş birliğinin örnekleri
Cook’un stratejisi, yalnızca lobicilik veya şirket temsilcileri gönderme üzerine değil, doğrudan Trump ile birebir temas kurmaya dayanıyordu. Örneğin, Trump’a doğrudan ulaşıp belirli bir konuda veri paylaşmak ve görüşmeleri odaklı tutmak, Cook’un en dikkat çekici yöntemlerinden biriydi.
Cook’un en büyük zaferlerinden biri, 2019 yılında Çin’den ithal edilen ürünlere yönelik %10’luk gümrük vergisinin planlanan artırımlarını engellemek oldu. Trump’a, bu vergilerin iPhone fiyatlarını artırarak Samsung gibi rakiplerine avantaj sağlayacağını doğrudan iletti. Sonuç olarak, Trump yönetimi elektronik cihazlar için bu vergileri geri çekti ve Apple’ın Austin, Teksas’ta üretim yapması gibi stratejik kararlarla ilişkilerini daha da güçlendirdi.
Tim Cook, sadece Amerika’nın yeni başkanı ile değil, Jared Kushner ve Ivanka Trump gibi Trump’ın yakın çevresiyle de iyi ilişkiler geliştirdi. Bu bağlar, Apple’ın bazı yasal sorunlarda ABD hükümetinden destek almasını sağladı. Örneğin, Avrupa Birliği’ndeki rekabet davaları sırasında Cook, Trump’a başvurarak Apple’ın çıkarlarını savundu.
Cook’un Amerika’nın yeni başkanı ile geliştirdiği bağ, diğer CEO’lara da ilham kaynağı olabilir. Ancak bu tür bir ilişki kurmak zaman, sabır ve doğru bir strateji gerektirir. Örneğin, eski Aetna CEO’su Ron Williams, hükümet yetkililerine bilgi ve veri sağlayarak karmaşık konuları basitleştirmenin etkili bir yöntem olduğunu belirtiyor. Cook’un başarısı, CEO’ların bir yönetimle sadece politika değil, aynı zamanda kişisel bağlar üzerinden de çalışabileceğini gösteriyor.
Yeni Trump yönetimi sırasında birçok şirket, Cook’un yöntemlerini takip ederek Trump’ın iç çevresine erişmek için stratejiler geliştirmeyi planlıyor. Ancak, bu yaklaşımın riskleri de var. Cook’un başarısı, Apple’ın marka tanınırlığı ve Trump’ın dikkatini çekecek ölçekte büyük bir oyuncu olmasına bağlıydı. Daha az bilinen şirketlerin benzer bir ilişki kurması daha zor olabilir.
