Andromeda Galaksisi, oldukça net görüntülendi!

0
86 Okunma

NASA, Samanyolu’nun en yakın komşusu olan Andromeda Galaksisi’nin şimdiye kadar çekilmiş en net ve detaylı görüntüsünü paylaştı. Bu görsel sadece görsel bir başarı olarak kalmıyor; aynı zamanda evrenin karanlık sırlarını çözmeye yönelik çok disiplinli bilimsel çalışmaların da bir ürünü olarak değerlendiriliyor. Vera C. Rubin’in anısına hazırlanan bu kompozit görüntü, karanlık maddenin varlığına dair ilk doğrudan işaretlerin elde edildiği Andromeda’yı merkezine alıyor.

Andromeda, ilk kez bu kadar net görüntülendi

Görüntünün bu kadar ayrıntılı hale gelmesi, NASA’nın Chandra X-ışını teleskobunun yanı sıra Avrupa Uzay Ajansı’nın XMM-Newton misyonu, emekliye ayrılan Spitzer ve GALEX teleskopları ile COBE, Planck, Herschel gibi kozmik gözlem araçları ve yer tabanlı Westerbork Radyo Teleskobu gibi sistemlerin topladığı verilerin bir araya getirilmesi sayesinde mümkün oldu. Farklı dalga boylarında yapılan gözlemler, galaksinin çok katmanlı ve karmaşık yapısını daha önce hiç görülmemiş bir netlikte ortaya koydu. Özellikle Chandra’nın X-ışını gözlemleri, galaksinin merkezinde yer alan süper kütleli kara delik M31*’in çevresinde yayılan yüksek enerjili radyasyonu gözler önüne seriyor. Bu kara delik, Samanyolu’nun merkezindeki Sagittarius A*’dan çok daha büyük.

Sagittarius A* Güneş’in yaklaşık 4,3 milyon katı kütleye sahipken, M31*’in kütlesi Güneş’in 100 milyon katına kadar çıkıyor. Bu da Andromeda’daki kara deliğin zaman zaman güçlü X-ışını parlamalarıyla dikkat çekmesini açıklıyor. Karşılaştırıldığında, Sagittarius A* daha durağan bir yapıya sahip. Andromeda’nın seçilmesinin nedeni sadece yakınlığı değil; 1960’larda Vera Rubin ve ekibinin yürüttüğü araştırmalar sayesinde gökbilim tarihinde önemli bir yer edindi.

Bu iOS 26 özelliği, tüm iPhone’larda çalışmıyor!

Rubin’in gözlemleri, Andromeda’nın spiral kollarının olması gereken hızdan çok daha hızlı döndüğünü gösterdi. Bu hızda galaksinin dağılmıyor oluşu, etrafında gözle görülmeyen bir madde tarafından kütle çekimle tutulduğunu ortaya koydu. İşte bu görünmeyen madde karanlık madde olarak adlandırıldı ve bu gözlemler, onun varlığına dair ilk güçlü kanıtları oluşturdu.

Bu keşif sadece Andromeda’ya özgü kalmadı; sonraki çalışmalar evrendeki tüm büyük galaksilerin benzer şekilde karanlık maddeyle çevrili olduğunu ortaya koydu. Gözlemlenebilen yıldızlar, gazlar ve gezegenler, evrendeki toplam maddenin yalnızca yaklaşık yüzde 15’ini oluşturuyor. Geri kalan büyük kısım ise doğrudan görülemeyen, ancak kütle çekim etkileriyle varlığı hissedilen karanlık maddeden ibaret.

Andromeda’nın yeni görüntüsü, bu gizemli yapının galaksilerin oluşumu ve yapısı üzerindeki etkilerini daha iyi anlamak için önemli bir kaynak teşkil ediyor. Aynı zamanda parçacık fiziğinin sınırlarını zorlayan karanlık madde teorileri için de referans niteliğinde. Vera Rubin’in başlattığı bilimsel miras bu yeni gözlemle tekrar gündeme gelirken, evrenin görünmeyen yönlerine dair sorulara yeni yanıtlar aranmaya devam ediyor.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz