Apple, test laboratuvarının kapılarını açtı!

0
48 Okunma

Apple, bugüne kadar pek az kişinin görebildiği ürün test laboratuvarını bu yıl ilk kez daha geniş bir kitleye açtı. WWDC 2025 kapsamında düzenlenen özel bir etkinlikle, teknoloji araştırma kuruluşları ve bazı seçilmiş gazeteciler, şirketin Kaliforniya’daki dayanıklılık test merkezini yakından inceleme şansı buldu. Bu ziyaret, iPhone başta olmak üzere birçok Apple ürününün, piyasaya sürülmeden önce ne denli kapsamlı ve zorlu testlerden geçtiğini gözler önüne serdi.

Apple, ürünlerini bu laboratuvarda test ediyor

Apple’ın test süreci dört ana başlıkta toplanıyor: çevresel etkenler, sıvı teması, darbeye dayanıklılık ve titreşim. Mühendisler, dünya genelinde 175 farklı ülkenin iklim koşullarını simüle ederek cihazları bu şartlara maruz bırakıyor. Örneğin iPhone’lar, Arizona çölünü andıran tozlu ortamlarda ya da tropik bölgelerdeki yüksek nem ve tuz seviyelerine sahip simülasyonlarda saatlerce test ediliyor. Üstelik bu testler sadece telefonlarla sınırlı değil; AirPods gibi aksesuarlar da ter, kulak kiri ve diğer biyolojik maddeleri taklit eden yapay karışımlarla dayanıklılık sınavına tabi tutuluyor.

Suya karşı dayanıklılık testlerinde ise Apple, yalnızca IP68 sertifikasıyla yetinmiyor. iPhone 16 Pro gibi modeller, altı metre derinlikte bir saat boyunca zarar görmeden çalışabilecek biçimde test ediliyor. Cihazlar sadece tatlı suya değil, güneş kremi, gazlı içecek, meyve suyu ve hatta tuzlu su gibi günlük hayatta karşılaşılabilecek çeşitli sıvılara da maruz bırakılıyor. Bu testlerde kullanılan yüksek basınçlı püskürtme sistemleri ve özel daldırma tankları sayesinde gerçek hayata yakın senaryolar oluşturuluyor.

Bu iOS 26 özelliği, tüm iPhone’larda çalışmıyor!

Darbe testleri de oldukça gelişmiş teknolojilerle yürütülüyor. Ürünler, robotik kollar aracılığıyla farklı yüksekliklerden ve açılardan, asfalt ya da granit gibi farklı yüzeylere düşürülerek sınanıyor. Her düşüşün ardından, oluşan hasarlar özel yazılımlar yardımıyla detaylı bir şekilde analiz ediliyor. Böylece sadece dış kasa değil, cihazın iç donanımı da ayrı ayrı değerlendiriliyor.

Titreşim testleri ise cihazların günlük kullanımda veya taşınma sırasında karşılaşabileceği sarsıntılara karşı nasıl bir tepki verdiğini ortaya koymayı amaçlıyor. iPhone gibi cihazlar, farklı frekans aralıklarında titreşim üretebilen özel platformlara yerleştirilerek dayanıklılık açısından sınanıyor. Bu test süreçleri, Apple’ın ürünlerini piyasaya sürmeden önce nasıl titiz bir hazırlık sürecinden geçirdiğini net bir şekilde ortaya koyuyor.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz