Samsung ile Çinli ekran üreticisi BOE arasında uzun süredir devam eden patent geriliminin ardından, teknoloji sektöründe dikkat çekici bir yakınlaşma süreci başladı. Yılın ilk aylarında Samsung Display’in açtığı davada BOE’nin OLED teknolojilerini izinsiz kullandığı resmen tescillenmiş, bu süreçte ABD Federal Ticaret Komisyonu Çinli şirketin sevkiyatlarına yasak getirmişti. Ancak gelinen noktada hukuki çatışmaların yerini ticari uzlaşma arayışları almaya başladı.
Samsung, BOE ile anlaşmak üzere
İki şirket arasındaki bu yumuşamanın en net işareti, geçtiğimiz hafta BOE Yönetim Kurulu Başkanı Chen Yanshun’un Samsung Electronics ofisine gerçekleştirdiği ziyaret oldu. Görüşmede Samsung’un mobil bölümünün başındaki TM Roh ve televizyon tarafının yöneticisi Yong Seok-woo’nun da yer alması, temasların üst düzey ve stratejik bir çerçevede yürütüldüğünü ortaya koydu. Toplantının ana gündemini ise Samsung’un artan üretim maliyetlerini dengeleme planları oluşturdu.
Masadaki senaryolara göre BOE, Samsung televizyonları için yaklaşık 10 milyon adet LCD panel tedarik edebilir. Bunun yanı sıra Galaxy serisi akıllı telefonlarda kullanılmak üzere küçük boyutlu OLED panellerin yeniden BOE’den temin edilmesi ihtimali de değerlendiriliyor. Samsung’un geçmişte uygun fiyatlı modellerinde BOE panellerine yer verdiği, ancak hukuki süreçler nedeniyle bu iş birliğini askıya aldığı biliniyor.
Son dönemde işlemci, bellek ve kamera sensörü gibi temel donanım bileşenlerinde yaşanan fiyat artışları, Samsung’u ekran tarafında daha maliyet odaklı çözümler aramaya itmiş durumda. Şirket, artan maliyetleri doğrudan tüketici fiyatlarına yansıtmak yerine tedarik zincirini çeşitlendirerek kârlılığı korumayı amaçlıyor. Bu noktada BOE gibi daha düşük maliyetli üreticilerle yeniden temas kurulması, mobil bölüm üzerindeki kâr baskısının doğal bir sonucu olarak öne çıkıyor.
Planların hayata geçirilmesi halinde Samsung, amiral gemisi modelleri dışındaki cihazlarında ekran maliyetlerini ciddi ölçüde azaltabilecek. Patent krizinin ardından gelen bu stratejik yakınlaşma, teknoloji sektöründe rekabetin yalnızca teknik üstünlükle değil, ekonomik zorunluluklarla da şekillendiğini net bir şekilde ortaya koyuyor.
