Apple, Londra’da açılan ve 1,5 milyar sterlinlik (yaklaşık 1,9 milyar dolar) tazminat talebi içeren bir toplu davayla karşı karşıya. King’s College London akademisyeni Dr. Rachael Kent tarafından açılan dava, Apple’ın App Store politikalarının İngiltere ve Avrupa rekabet yasalarını ihlal ettiğini iddia ediyor.
Monopolist uygulama iddiaları ve Apple’ın savunması
Davada, iOS kullanıcılarının yalnızca App Store üzerinden uygulama indirmek zorunda bırakıldığı ve uygulama içi satın alımlarda geliştiricilerden %30’a kadar komisyon alındığı öne sürülüyor. Bu uygulamanın, İngiltere’deki yaklaşık 19,6 milyon iPhone ve iPad kullanıcısını 2015 ile 2024 yılları arasında fazladan ödeme yapmak zorunda bıraktığı iddia ediliyor. İngiltere yasalarına göre, bu dönemden etkilenen kullanıcılar davaya otomatik olarak dahil ediliyor ve yalnızca isteyenler davadan çıkabiliyor.
Dr. Kent, App Store’un başlangıçta “harika bir hizmet kapısı” olduğunu ancak zamanla Apple’ın bu platformu tekelleştirerek alternatif uygulama mağazalarını engellediğini belirtiyor. Kent, Apple’ın bu tutumunun tüketicilerin daha iyi fiyatlar bulabileceği alternatif platformlara erişimini engellediğini savunuyor.
Apple ise bu iddiaları reddederek davayı “dayanaksız” olarak nitelendiriyor. Şirket, App Store’un komisyon oranlarının diğer dijital pazar yerleriyle uyumlu olduğunu ve mağazadaki uygulamaların %85’inin ücretsiz olduğunu vurguluyor. Ayrıca birçok geliştiricinin, %15’lik daha düşük komisyon oranından faydalandığını belirtiyor.
Dava, Rekabet Temyiz Mahkemesi’nde yedi hafta sürecek bir yargılama ile ele alınacak. Bu dava, Apple’ın App Store politikaları nedeniyle dünya genelinde karşı karşıya kaldığı birçok yasal mücadeleden sadece biri.
Apple, İngiltere’de ayrıca geliştirici ücretlerine ilişkin başka bir davayla da uğraşıyor. Bu dava ise 785 milyon sterlinlik tazminat talebini içeriyor. Buna ek olarak, Avrupa Komisyonu geçtiğimiz günlerde Apple’a dijital rekabet kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle 500 milyon euro (yaklaşık 538 milyon dolar) para cezası verdi. Bu ceza, özellikle müzik akış hizmetlerine yönelik rekabet kurallarının ihlal edilmesine dayanıyor.
Apple, bu tür yasal zorluklarla mücadele ederken bir yandan da App Store’un tüketici güvenliğini ve geliştiricilere sağladığı fırsatları vurgulamaya devam ediyor. Ancak, bu davaların sonuçları, teknoloji devinin küresel pazar politikalarını yeniden şekillendirebilir.
Bu dava, yalnızca Apple için finansal bir sorun oluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda teknoloji devlerinin rekabet kurallarına uyma gerekliliklerini de gözler önüne seriyor. Apple’ın İngiltere’deki bu dava sonucunda App Store politikalarında değişiklik yapması gerekebilir. Bu değişikliklerin tüketiciler ve geliştiriciler üzerinde nasıl bir etkisi olacağı ise merak konusu.
