Apple ve Nvidia arasında yıllardır süregelen karmaşık ilişki, teknoloji dünyasında dikkat çeken bir dinamik oluşturuyor. Nvidia’nın yapay zeka sunucu çiplerine yönelik artan talebi şirketi dünyanın en değerli firmalarından biri haline getirmişken, Apple’ın Nvidia ile doğrudan bir müşteri ilişkisi bulunmuyor. Bu durumun arkasında yatan nedenler, iki şirketin geçmişteki çalkantılı ilişkisine ve Apple’ın stratejik yönelimlerine dayanıyor.
Apple ve Nvidia: geçmişteki gerginliklerin gölgesi
Apple ve Nvidia arasındaki sorunlar, 2000’ler ve 2010’ların başına kadar uzanıyor. O dönemlerde Apple, Mac bilgisayarlarında Nvidia grafik kartlarını kullanıyordu, ancak bu işbirliği zamanla kötü bir hal aldı. Steve Jobs’ın Nvidia yöneticilerinden birini toplantı sırasında görmezden geldiği anekdotu, bu ilişkinin ne kadar zorlayıcı olduğunu gösteriyor. Ancak günümüzde bu geçmişin ne kadar etkili olduğu tartışmaya açık.
Rapor, Apple ve Nvidia’nın tamamen karşıt kutuplarda olmadığını da vurguluyor. Örneğin, yakın zamanda Nvidia’nın makine öğrenimi araştırmalarında Apple ile işbirliği yapması ve Vision Pro’yu Nvidia’nın yazılım duyurularında tanıtması, iki şirketin zaman zaman bir araya gelebildiğini gösteriyor. Bununla birlikte, Apple’ın uzun vadeli stratejisi, dış tedarikçilere olan bağımlılığı en aza indirmek ve kendi teknolojilerini geliştirmek üzerine kurulu.
Apple’ın Nvidia’dan uzak durması, şirketin daha geniş bir vizyonunun parçası olarak değerlendiriliyor. Apple, yıllardır kendi çiplerini ve teknolojilerini geliştirme çabasında. Bu strateji, üretim maliyetlerini azaltma, donanım ve yazılım arasındaki entegrasyonu güçlendirme ve dış tedarikçilere olan bağımlılığı azaltma gibi birçok avantaj sağlıyor.
2020’de Intel’den Apple Silicon çiplerine geçiş yapan Apple, bu bağımsızlık vizyonunu net bir şekilde ortaya koydu. Benzer şekilde, Qualcomm yerine kendi 5G modemini geliştirme ve Broadcom’a olan bağımlılığı azaltarak Wi-Fi ve Bluetooth çiplerini üretme planları da bu stratejinin bir parçası. Dolayısıyla, Nvidia’dan uzak durma, spesifik bir “alerji”den ziyade, Apple’ın genel iş modeline daha uygun bir yaklaşımı yansıtıyor.
Apple her ne kadar Nvidia’nın GPU’larını doğrudan satın almasa da, bulut sağlayıcıları üzerinden kiralama yolunu tercih ediyor. Bu yöntem, şirketin Nvidia’ya tamamen sırtını dönmediğini, aksine gerekli durumlarda işbirliği yapabileceğini gösteriyor. Ancak uzun vadede, Apple’ın yapay zeka odaklı kendi sunucu çipini geliştirme planları, bu geçici çözümün yerini alacak gibi görünüyor.
Steve Jobs’un geçmişteki kararlı duruşu ve şirket içindeki etkisi, Apple-Nvidia ilişkisine dair ilginç anekdotlar sunuyor. Ancak bugünün Apple’ı, daha çok uzun vadeli stratejik bağımsızlık hedeflerine odaklanmış durumda. Bu, Nvidia ile olan ilişkisini bir rekabetten çok, gerektiğinde işbirliği yapabileceği bir dinamik haline getiriyor.
