Avrupa Birliği, teknoloji devi Google’a yönelik aldığı son kararla şirketi ciddi bir yaptırımla karşı karşıya bıraktı. Rekabet kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle verilen 2,95 milyar euro tutarındaki para cezası, Google’ın dijital reklamcılık alanındaki uygulamalarının haksız rekabete yol açtığı iddiasına dayanıyor.
Avrupa Birliği, Google’ı tazminata mahkum etti
Avrupa Komisyonu, Google’ın kendi reklam hizmetlerini ön plana çıkararak, hem rakip firmalara hem reklam verenlere hem de yayıncılara zarar verdiğini belirtti. Dolar bazında yaklaşık 3,45 milyar seviyesinde olan bu ceza, sadece Avrupa ile sınırlı kalmadı; aynı zamanda dönemin ABD Başkanı Donald Trump’ın da sert tepkisine yol açtı.
Google’a yönelik bu yaptırım, şirketin Amerika’da karşı karşıya kaldığı hukuki süreçlerin adeta bir zıttı niteliğinde. Örneğin Epic Games’in açtığı davada Google’ın tekelleşmeye yönelik tutumları mahkemece kabul edilmişti. Bu gelişmelerin ardından ABD Adalet Bakanlığı, Google’ın bazı hizmetlerinin bölünmesini gündeme getirmişti. Özellikle Chrome’un, çevrimiçi arama alanındaki hâkimiyetini kırmak için şirketin bu tarayıcıyı elden çıkarması gerektiği bir kez daha dile getirilmişti.
Kamerasız iPhone 17 karşımıza çıkıyor
Chrome’un olası satışına yönelik olarak OpenAI’den Nick Turley, Yahoo ve yapay zekâ girişimi Perplexity gibi çeşitli firmalar teklif sunmuştu. Ancak bu teklifler sonuçsuz kaldı. ABD’deki bir federal mahkeme, Google’ın ne Chrome’u ne de Android’i satmasına gerek olmadığını karara bağladı. Ayrıca Google’ın Apple ile yaptığı arama motoru anlaşmasının da geçerliliğini koruyacağı açıklandı.
Tüm bu gelişmeler ışığında Google, yaptığı yatırımları ve hizmetlerinin sunduğu faydaları savunarak, Chrome ve Android’in hem ücretsiz hem güvenli hem de yenilikçi ürünler olduğunu vurguladı. Bu hizmetlerin ayrılmasının, iş modellerini ciddi biçimde etkileyeceğini ve Apple gibi rakiplerle olan rekabet dengesini bozacağını ifade etti. Avrupa Birliği’nden gelen son ceza, Google’ın küresel ölçekte karşı karşıya kaldığı hukuki baskıların ne kadar kapsamlı ve çok yönlü olduğunu gözler önüne serdi.