Çin, yapay zeka destekli teknolojilere yaptığı yatırımları hızlandırarak robotik alanında önemli bir eşiğe ulaştı. Ülkede faaliyet gösteren robotik firmalar, 2025 yılı itibarıyla insansı robotların seri üretimine başlamaya hazırlanıyor. Bu gelişme, sadece Çin’in teknoloji politikaları açısından değil, küresel robotik sektörü açısından da dikkatle takip ediliyor.
Çin, insansı robotlarda seri üretime başlıyor
Unitree Robotics, AgiBot, Galbot, Engine AI ve Leju Robotics gibi Çin merkezli şirketler, uzun süredir yürüttükleri AR-GE çalışmalarının ardından insansı robotları üretim bandına taşımaya hazırlanıyor. Üretimin başlamasıyla birlikte Çin’in yıllık insansı robot üretim değerinin yaklaşık 616 milyon dolara ulaşması bekleniyor. Bu rakam, Çin’in iç pazarındaki teknoloji kullanımını artırmanın yanı sıra ihracat kapasitesini de genişletme potansiyeline işaret ediyor.
Bu adım, Çin’in dışa bağımlılığı azaltma hedefi doğrultusunda şekillenen teknoloji politikalarının önemli bir parçası olarak değerlendiriliyor. Üretimde yerli kaynaklara yönelme stratejisi, aynı zamanda Çin’i insansı robot teknolojilerinde bağımsız bir üretici ülke konumuna taşımayı amaçlıyor. Öte yandan, ABD merkezli birçok üreticinin halen sensör, motor ve işlemci gibi bileşenler konusunda Çinli tedarikçilere bağımlı olması, bu gelişmenin küresel rekabette önemli sonuçlar doğurabileceğini gösteriyor.
Katlanabilir iPhone, ekran altı kamerayla karşımıza çıkacak!
Bununla birlikte, seri üretime geçişin teknik zorlukların tamamen aşıldığı anlamına gelmediği de vurgulanıyor. Geçtiğimiz hafta Pekin’de düzenlenen 21.1 kilometrelik yarı maratonda insansı robotlar da yarışa dahil edildi. Ancak 20 robotun yalnızca 6’sı parkuru tamamlayabildi. Bu durum, özellikle verimlilik, denge, hareket kabiliyeti ve enerji yönetimi gibi alanlarda hâlâ iyileştirme gerektiren birçok mühendislik sorununun bulunduğunu ortaya koyuyor.
Çin’in insansı robotlarda attığı bu adım, hem teknolojik bağımsızlık hedeflerinin bir parçası hem de küresel pazarda daha iddialı bir konuma ilerlemesinin göstergesi olarak değerlendiriliyor. Seri üretime geçilmesiyle birlikte, Çin menşeli insansı robotların eğitim, lojistik, sağlık ve kamu hizmetleri gibi alanlarda daha geniş çaplı kullanımı da gündeme gelebilir.
Sürecin nasıl ilerleyeceği ve Çin’in bu alandaki rekabet gücünün küresel pazara nasıl yansıyacağı ise önümüzdeki dönemde daha net şekilde ortaya çıkacak.
