İrlanda hükümetinin medya ve internet denetleyicisi Coimisiún na Meán, önümüzdeki aydan itibaren ülke merkezli video paylaşım platformlarını kapsayacak şekilde yeni bir Çevrimiçi Güvenlik Kodu’nu kabul etti ve yayımladı. Bu yeni kod, ByteDance’in TikTok’u, Google’a ait YouTube’u ve Meta’nın Instagram ile Facebook Reels gibi büyük platformları da içine alıyor. Koda göre, ilgili platformlar siber zorbalık, kendine zarar verme veya intihar teşviki, yeme bozuklukları ve şiddet, terörizm, çocuk cinsel istismar materyali (CSAM), ırkçılık ve yabancı düşmanlığı gibi zararlı içeriklerin yüklenmesini veya paylaşılmasını yasaklayan şartlar ve koşullar belirlemek zorunda.
İrlanda hükümetinde uygulamalar ve beklenen etkiler
Coimisiún na Meán sözcüsü Adam Hurley, bu Kodu’nun Avrupa Birliği’nin Dijital Hizmetler Yasası (DSA) kapsamında doğrudan ele alınmayan daha geniş zararlı içerik türlerini hedef aldığını belirtti. DSA, yasadışı içeriklerin çevrimiçi yönetimine odaklanırken, İrlanda’nın yeni Kodu daha geniş kapsamlı zararlı içeriklerle mücadele etmeyi amaçlıyor. Hurley, “Çevrimiçi Güvenlik Kodu’nun arkasındaki düşüncelerden biri, yasadışı olmayan ancak zararlı olan içeriklerle başa çıkmaktır,” diye ekledi.
Yeni Kodu, yalnızca İrlanda’da kullanıcılara sunulan video hizmetlerini doğrudan etkiliyor. Ancak, teknoloji firmaları uyumu kolaylaştırmak ve içerik standartlarındaki tutarsızlıkları önlemek adına aynı önlemleri bölge genelinde uygulamayı tercih edebilirler. Kodu, platformların kullanıcıların zararlı içeriği bildirmesini sağlayacak yollar sunmasını ve bu bildirimlere uygun şekilde hareket etmesini gerektiriyor. Bu, mevcut bildirim ve kaldırma yaklaşımının bir genişlemesi niteliğinde.
Ayrıca, Kodu pornografik içerik veya aşırı şiddet içeren videolar sunan platformların, uygun yaş doğrulama yöntemleri kullanmasını zorunlu kılıyor. Bu, gençlerin uygunsuz içeriğe erişimini engellemeyi amaçlıyor. İçerik derecelendirme sistemlerinin kullanıcı dostu olması ve 16 yaş altı çocukların fiziksel, zihinsel veya ahlaki gelişimine zarar verebilecek içerikler için ebeveyn kontrolü sağlanması da zorunluluklar arasında yer alıyor.
Hurley, algoritmik öneri sistemlerinin potansiyel zararlarını DSA aracılığıyla ele almayı tercih ettiklerini ve bu nedenle öneri sistemlerini varsayılan olarak kapatma gibi önlemlere gitmediklerini açıkladı. Bunun yerine, kullanıcıların zararlı içeriği bildirmesi ve platformların bu bildirimlere hızlıca yanıt vermesi bekleniyor.
İrlanda’nın bu adımı, küresel ölçekte çocuk güvenliği endişeleriyle paralel olarak atılıyor. İngiltere’nin Online Safety Act’i ve ABD’de ilerleyen KOSA gibi benzer girişimler, çevrimiçi güvenliği artırma çabalarının bir parçası olarak öne çıkıyor. İrlanda’nın Çevrimiçi Güvenlik Komisyoneri Niamh Hodnett, “Çevrimiçi Güvenlik Kodu’nun kabulü, sosyal medyanın kendi kendini düzenlemesi dönemine son getiriyor. Kod, video paylaşım platformlarının kullanıcılarına verebileceği zararı azaltmak için bağlayıcı kurallar koyuyor,” ifadelerini kullandı.
Coimisiún na Meán’in yönetim kurulu başkanı Jeremy Godfrey de, “Çevrimiçi Güvenlik Kodu’nun benimsenmesiyle, Çevrimiçi Güvenlik Çerçevemizin tüm unsurları artık yerinde,” diyerek, yeni Kodu’nun uygulanması ve olumlu değişikliklerin teşvik edilmesi yönündeki kararlılıklarını vurguladı.
Bu yeni güvenlik kuralları, dijital hizmet sağlayıcılarının kullanıcılarını koruma konusunda daha fazla sorumluluk almasını sağlarken, aynı zamanda çevrimiçi ortamın daha güvenli hale getirilmesine katkıda bulunmayı hedefliyor. İrlanda’nın bu adımı, diğer ülkeler için de örnek teşkil edebilir ve küresel dijital güvenlik standartlarının yükselmesine katkı sağlayabilir.