OpenAI, yapay zeka alanındaki etkileyici ilerleyişine bir yenisini eklemeye hazırlanıyor. Şirketin bir süredir üzerinde çalıştığı yeni nesil dil modeli GPT-5’in, Ağustos ayında tanıtılması planlanıyor. Henüz resmi bir duyuru yapılmamış olsa da, konuya yakın kaynakların paylaştığı bilgilere göre GPT-5, önceki sürümlerden çok daha gelişmiş bir yapıyla geliyor. En dikkat çekici yenilik ise, modelin çoklu mimariye sahip olması; yani tek bir büyük yapay zekâdan ziyade, farklı görevler için özelleştirilmiş alt modellerin bir arada çalıştığı bir sistemin benimsenmesi.
OpenAI, GPT-5 modelini Ağustos’ta görücüye çıkaracak
Bu yeni yaklaşım, GPT ve “o” serisi modellerin tek bir çatı altında birleşmesini sağlarken, aynı zamanda yapay zekanın esneklik ve görev çeşitliliği açısından daha güçlü hale gelmesini hedefliyor. Böylece metin üretiminin ötesine geçerek kod yazımı, görsel analiz, akıl yürütme gibi çoklu görevlerde yüksek performans sunması bekleniyor. Bu da GPT-5’i sadece bir dil modeli değil, çok yönlü bir yapay zekâ platformu haline getirebilir.
OpenAI CEO’su Sam Altman’ın daha önce yaptığı açıklamalarda da bu yeni mimarinin ipuçları verilmişti. Altman, GPT tabanlı sistemlerin “o” serisiyle harmanlandığı hibrit bir yapının geliştirildiğini ve GPT-5’in bu stratejinin ilk önemli adımı olacağını belirtmişti. Ancak geliştirme sürecinin tamamen sorunsuz ilerlemediği de gelen bilgiler arasında. Teknik zorluklar, sunucu altyapısında yaşanan darboğazlar ve piyasadaki yoğun rekabet nedeniyle lansman tarihinin hâlâ esnek tutulduğu söyleniyor.
Apple TV uygulaması yenileniyor
GPT-5’in hangi kullanıcı seviyelerine ne zaman ve nasıl sunulacağı ise belirsizliğini koruyor. GPT-4’te olduğu gibi önce sınırlı erişimle mi sunulacak, yoksa doğrudan geniş kitlelere mi açılacak, henüz net değil. Yine de beklenti, bu yeni modelin ChatGPT, Copilot ve API servisleri başta olmak üzere OpenAI’ın ürünlerine entegre edilerek çok daha geniş bir kullanıcı kitlesine ulaşması yönünde. GPT-5, yalnızca teknik bir güncelleme değil; aynı zamanda yapay zekanın geleceğine dair büyük bir sıçrama olarak görülüyor.
