Bir dijital sanat müzesi, algılarımızla oynayarak bizleri fantastik bir dünyanın içine sürükleyebilir. Geçtiğimiz günlerde bu heyecanı tatmak isteyen ziyaretçiler için, Japon başkentindeki Mori binasına eşsiz bir dijital sanat merkezi açıldı. Bu girişimi ile Tokyo, yenilikçi ve inanılmaz derecede yeni bir cazibeye kapılarını araladı. Müzeyi gezmeye gelen ziyaretçiler, sanatla içiçe olan ve hayranlık uyandıran ışıklandırmaların tadını çıkararak özgürce gezebiliyor!
Mori Binası Dijital Sanat Müzesi, beş bölgeye bölünmüş, 10.000 metrekarelik (108.000 ft2) kat alanına yayılmış yaklaşık 50 interaktif çalışmaya ev sahipliği yapmakta. Buradaki tema, sınırları olmayan, bazı çalışmaların kendi tahsis edilmiş alanlarının ötesine taşan, zaman zaman ise örtüşen ve hatta diğer tesislerle kaynaşan bir yapıya sahip olması.
Bu bölgelerden biri, ziyaretçilerin dijital bir şelalenin dibindeki kayaların üzerinden kayabildikleri ve okyanus benzeri Deniz Yolu Sergisi‘nde dolaşabilecekleri Sınırsız Dünya olarak adlandırılıyor. Burada, ışıklar binlerce balığı simüle ediyor, insanları gerçek zamanlı olarak algılıyor. Tıpkı okyanuslardaki gerçek balıklar gibi!
Müzede en çarpacı olan sergi ise; yüzlerce çok renkli LED fenerin tavandan sarktığı, Rezonans Lambaları Ormanı. Ziyaretçinin yanında durduğu lamba, belli bir renkte parlamaya başlıyor. Işık daha sonra, en yakın iki lambaya yayılıyor ve buradan dışarı doğru devam ederek muhteşem bir görsel şölen ortaya çıkartıyor. Yayılan ışık başka bir ziyaretçi tarafından yayılan ışıkla karşılaştığında ise her iki ışık renginin birleşimi olan rengi yansıtyor.
Sergideki diğer ışıklandırmalar arasında, meyve tarlasına benzeyen bir slayt ve çocuk kreasyonlarının bir duvara yansıtıldığı, Çocukların Ruhu adlı sergi yer alıyor.
Sanat çalışmaları, çok uluslu bir dijital sanat kolektifi olan teamLab tarafından hayal edildi . Bundan sonra ise, Tokyo Odaiba Palette Kasabasındaki Mori Bina Dijital Sanat Müzesi’nde kalıcı olarak sergilenecek. Sergiye gidemeyecek olanlar için bazı örnekler aşağıda!