Türkiye, uzay misyonundaki ikinci tarihî görevi heyecanla bekliyor. 8 Haziran’da uzaya çıkacak Türkiye’nin ikinci astronotu olan Tuva Cihangir Atasever, seçildiği günden itibaren yaşadığı süreci ve gerçekleştireceği görev hakkında bilgiler paylaştı. İşte detaylar…
Türkiye’nin ikinci astronotu yedi deney gerçekleştirecek. En merak edileni hangisi?
Tuva Cihangir Atasever, Virgin Galactic’in VSS Unity uzay aracı ile yapacağı uçuş hakkında bilgi verdi. Bu uçuş kapsamında, uzay aracı bir taşıyıcı araçla yaklaşık on dört kilometre yüksekliğe kadar çıkacak. Taşıyıcı araç serbest kaldığında, hibrit motor ateşlenecek ve uzay aracı bir dakika içinde doksan kilometrelik irtifaya ulaşacak. Atasever, bu süreçte 4,5 G kuvvetine maruz kalacaklarını ve ses hızının üç katına ulaşacaklarını ifade etti.
Atasever, maksimum irtifaya ulaştıktan sonra roket motorunun yanmasının biteceğini ve serbest düşüş fazına geçeceklerini belirtti. Bu noktada mikro yer çekimi koşullarının oluşacağını ve deneylere başlayacaklarını vurgulayan Atasever, şu bilgileri ekledi:
“Uçuş için gerekli tüm güvenlik eğitimlerini aldık. ABD’deki eğitim haftasında bu eğitimler daha da kapsamlı olacak. Uçuş sırasında alınan güvenlik önlemleri arasında üzerimizdeki paraşütler de bulunuyor.”
Türkiye’nin ikinci astronotu Atasever, uzayda yedi farklı deney gerçekleştirecek. İlk deney olan BEACON, beyin görüntüleme üzerine kurulu. Bu deney kapsamında, beynin prefrontal korteks bölgesindeki kan yayılımı ve omurilik sıvısının dinamikleri incelenecek. Mikro yer çekimi ortamında vücudun sıvı dağılımını gözlemleyecek olan Atasever, dünyayı uzaktan görmenin psikolojik etkilerini araştırmak adına beynindeki izlerin inceleneceğini vurguladı.
İkinci deney, “IvmeRad Radyasyon Dozimetresi” olacak. Bu deneyle Atasever, uzayda maruz kaldığı radyasyon miktarını ölçecek ve gelecekte inşa edilecek uzay istasyonlarında kullanılmak üzere yerli imkânlarla geliştirilen akıllı bir radyasyon dozimetresinin ilk testini gerçekleştirecek.
Atasever, “İnsülin Kalemi Testi (UZİKAT)” ile uzayda insülin dozunun ne kadar etkin şekilde aktarılabildiğini gözlemleyecek. Bu deney, diyabetli bireylerin gelecekte uzay istasyonlarına gitmelerinin önünü açacak.
Dördüncü deney, “Yörünge Altı Uçuşta Vezikül Analizi (YUVA)” olacak. Bu deney kapsamında, uçuş öncesi ve sonrası biyolojik örnekler toplanarak hücre dışı veziküller izole edilecek ve astronotların hücrelerine uygulanabilecek uyumlandırma terapileri araştırılacak.
Türkiye’nin ikinci astronotu, Alper Gezeravcı’nın görevinde yer alan MESSAGE, METABOLOM ve MIYELOID deneylerini de gerçekleştirecek. MESSAGE deneyinde, insan fizyolojisine on beş dakika içinde iki kere 4,5 G kuvveti ve üç dakikalık mikro yer çekiminin etkisi incelenecek. METABOLOM deneyinde, uzay uçuşunun biyomoleküler değişimleri ortaya konulacak. MIYELOID deneyinde ise kanser gibi bazı inflamatuar hastalıklar sırasında bağışıklık sistemi tepkisini baskılayan hücre gruplarının değişimi araştırılacak.
Atasever, görev sırasında uzay aracında kendisine eşlik edecek ekibin detaylarını da paylaştı:
“Mürettebatımız dört kişiden oluşuyor ve aracın içerisinde iki pilot bulunacak. Farklı ülkelerden gelen astronotlarla birlikte çalışacağız.”
Ayrıca, on dört kilometrelik irtifaya ulaştıktan sonra taşıyıcı uçaktan ayrılacaklarını ve hibrit roket motorunu yakarak yaklaşık bir dakika içinde ses hızının üç katına ulaşacaklarını da belirtti.
Seçildiği günden bu yana ailesinin kendisini hep desteklediğini belirten Atasever sözlerine şu şekilde devam etti:
“Çocuklar ‘Artık ben de astronot olacağım, yıldızlara dokunacağım’ demeye başladılar. Bu şahane bir şey. Annem de çok sevindi ve her zaman yanımda oldular.”
Bu gelişmeyle beraber Türkiye’nin ikinci astronotu Tuva Cihangir Atasever’in hayatı merak edilen konulardan birisi oldu. Tuva Cihangir Atasever, 12 Ağustos 1992’de Ankara’da doğdu. Bilkent Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümünden mezun oldu. Daha sonra Irvene’deki Kaliforniya Üniversitesinde elektrik-elektronik mühendisliği alanında yüksek lisans yaptı. Ardından ROKETSAN’da 5 yıl boyunca aviyonik sistem mühendisi olarak çalıştı. Türkiye’nin insanlı uzay görevi için seçilen adaylar eğitimlerine ABD’de devam ediyor.
Peki siz bu gurur verici gelişme hakkında neler düşünüyorsunuz? Uzaya adımızı altın harflerle yazar mıyız dersiniz? Görüşlerinizi aşağıda bulunan yorumlar kısmında belirtebilirsiniz…
İlginizi çekecek bir diğer haberimiz:
