Annelik duygusunu ilk yaşadığımız andan itibaren duygusal anlamda bazı farklılıklar hissederiz. Bebeğimizde tıpkı bizim duygu ve davranışlarımızından etkilenir. Doğuma kadar beslenme, hareketlilik, duygu ve düşüncelerimiz bebeğimizin gelişimini etkilemeye devam eder. Bu gelişimler çoğu zaman fiziksel olarak gözetilsede, özellikle zihinsel gelişim anne karnında şekillenmeye başlar. Bebek, zihinsel gelişimi ve anlama seviyelerinin yüksek olması için annelerin depresif düşüncelerden uzak ve iyi besleniyor olması gerekir.
Çocuğunuzun zihinsel gelişimi sizin elinizde olabilir!
Hamilelikten önce, hamilelik sırasında veya sonrasında çeşitli besin takviyeleri almaya devem ederiz. Bebeklerin anne karnındayken gelişimini doğru tamamlayabilmek için sağlıklı besinlere ihtiyaç duyarlar. Genellikle doktorlardan veya tecrübeli kişilerden en çok duyduğumuz şey, sağlıklı beslenme alışkanlığı edinmemizdir. Oysa ki çocuklar sadece yiyip içtiklerinizden değil yaşadığınız olaylardan ve bunlara karşı hissettiğimiz duygulardan da etkilenir.
California Üniversitesi’nde anne ve çocuklar üzerinde bir araştırma yapıldı. Farklı yaş gruplarından 875 tane anne-çocuğa çeşitli psikolojik ve bilişsel testler yapıldı. Yapalan testler sonucunda çocukların ev yaşantıları ve annelerin sağlık ve psikolojik durumları gözlemlendi. Araştırma sonucunda depresif ve gergin ailelerin çocukların IQ seviyelerinin daha düşük oluğu gözlemlendi. Annelerin yaşadığı ve yansıttığı sıkıntıların çocukların üzerinde hayat boyu kalıcı etkiler bıraktığı kanısına varılan araştırmada, 1 ile 16 yaş arasındaki çocuklar tercih edildi.
Özellikle çalışan annelerin çocuklarında yaşanan bu problem, çocukların ilerleyen zamanlarda depresif ve duygusal anlamda zayıf olmalarına sebep olabiliyor. Çocuklarımızın sağlığını sadece besinler ile değil, yaşadığı ortam ve ona yansıttığınız duygular ile alakalı olduğunu unutmayın.
